Tükenmişlik Sendromu Nedir?

18 Temmuz 2018 0 Yazar: tugrul

( Bilimsel Bilgiler uygulaması ile paylaşıldı)

Tükenmişlik Sendromu Nedir?

Tükenmişlik sendromu, başarısızlık, enerji ve güçte azalma, yıpranma ve gerçekleştirilemeyen istekler sonucunda kişide beliren duygusal anlamda tükenme durumuna verilen addır. Tükenmişlik sendromu,

– Duygusal tükenme,

– Duyarsızlaşma

– Kişisel başarı olarak üç boyuttan oluşur.

Tükenmişlik yaşayan kişiye yönelik değişimleri ifade etmek üzere boyutlar değerlendirmede kullanılır. Günümüzde tükenmişliğin tanımı, Maslach Tükenmişlik Ölçeği (MBI)’ni de geliştirmiş olan Christina Maslach tarafından yapılan ‘’İşi gereği insanlarla aşırı ilişki içerisinde olan bireylerde hakim olan duygusal tükenme, duyarsızlaşma ve düşük kişisel başarı hissi’’ olarak kabul görmüştür.

Tükenmişlik sendromu; fiziksel bitkinlik, uzun süreli yorgunluk, çaresizlik ve umutsuzluk duygularının tüm hayata yansıması sonucu oluşur.

Tükenmişlik Sendromunun Belirtileri

Tükenmişlik sendromu, kişinin iş ve günlük yaşamla etkileşimi ile ortaya çıkar ve bu yüzden geceleri sorun yaşamaz. Tükenmişlik adaptasyonun yeterli olmasıyla ortaya çıkar ve normal hayata dair işler başarılamadığı zaman gelişir ve stresle birlikte durum daha artar.

Tükenmişlik sendromunun olduğu kişide, çok kuvvetli yorgunluk, işe olumsuz yaklaşma, azalmış güven, depresyon, alkol kullanımı, stres, anksiyete rahatsızlıklar, kişisel rahatsızlıklar ve uyum sorunları görülür.

Tükenmişlik sendromuna ait belirtilerin gruplandırılarak incelenmesi değerlendirme açısından daha sağlıklı sonuçlara ulaşılmasına neden olacaktır.

Tükenmişlik sendromu ve duygusal belirtiler

– Motivasyon eksikliği,

– Kişisel güvende azalma,

– Değersizlik hissi,

– Aşırı şüphecilik,

– Kaygı, huzursuzluk, tatminsizlik ve çaresizlik,

– Konsantrasyon bozuklukları,

– Zihin karışıklığı ve düzensizlik,

– Bilişsel becerilerde güçlükler yaşama,

– Kendini soyutlanmış hissetme

– Çabuk öfkelenmek olarak belirtilebilir.

Tükenmişlik Sendromu ve davranışsal belirtiler

– Ani tepkisellik ve eleştiriye aşırı duyarlılıkn

– Sinirlilik ve sabırsızlık

– Kurallar konusunda katılık,

– Alınganlık,

– İşe ilgisizlik

– Sürekli bir savunma ve suçlama hali, inkâr etme,

– Çevre ile ilişkilerde bozulmalar olarak belirtiler görülür.

Tükenmişlik sendromu ve bedensel belirtiler

– Kronik yorgunluk,

– Enerji kaybı,

– Uyku bozuklukları,

– Nefes darlığı,

– Mide problemleri belirtileri görülür. Bu belirtiler tek başına düşünüldüğünde başka rahatsızlıklara da çağrışım yapsa da iş ile bu belirtiler birleştirildiğinde daha anlamlı sonuçlara ulaşılır.

Tükenmişlik Sendromunun Önlenmesi

Tükenmişlik sendromunun önlenmesi için hem bireylere hem de topluma bazı görevler düşmektedir.Bu konuda bireylere ve topluma da kimi görevler düşmektedir. Tükenmişlik sendromunun önlemesinde öncelikle nedenler ve belirtilerin bilinmesi erken tanı açısından çok önemlidir. Bireyler için işle ilgili gerçekçi beklentiler oluşturulmalıdır. Bir işe başlamadan önce kişinin zorluklar ve riskler hakkında bilgi sahibi olması sağlanarak, karşılaşılabilecek sorunlara karşı önceden tedbir alması sağlanarak sürprizlerin önüne geçilmelidir.

Kişi için iş ve boş zaman ayrımın net yapması sağlanmalı ve kişiye ‘’hayır’’ diyebilme yetisi kazandırılmalıdır Evdeki ilişkilerin düzenlenmesi ve ev ortamında gerekli desteğin sağlanması gereklidir.

Toplum Olarak Tükenmiş Sendromu İle Başa Çıkma Yolları

Toplum olarak tükenmişlik sendromu ile başa çıkmak için bazı tedbirler alınabilir.

– Gerektiğinde yardımcı personel ya da ek donanımların kullanılması,

– Kişilerin serbestçe karar verebilmesine yönelik ortamın sağlanması ve karar sürecinde katılımın artırılması,

– Yetki ve sorumluluk dağılımında adil davranılması,

– Herkese adil bir şekilde ödül sisteminin geliştirilmesi,

– Takım çalışmaları destek verilmesi,

– Toplum içinde bağlılığın sağlanması,

– Görev tanımların net olarak belirtilmesi,

– Kişisel gelişimin desteklenmesi ve dinlenmek için gerekli özenin gösterilmesi,

– Yeterli iletişim ortamının sağlanması,

– Hizmet içi eğitimlerin planlanması,

– Yönetim tarafından her türlü desteğin sağlanması,

– Çalışma saatlerinin kısa tutulması,

– Geri bildirimlerin sık yapılması,

– Sosyal etkinlik için ortamların yaratılması,

– Kariyer için uygun ortamın sağlanması gibi tedbirler ile insanların mutlu olmasına destek olunmalıdır.

Tükenmişlik Sendromunun Tedavisi

Tükenmişlik sendromunun tedavisi için neden ve sonuçlar birlikte değerlendirilmeli ve depresyonun parçası ya da uyum sorunu ile birleşik durumda ise, tedavi ihtiyacı söz konusudur ve kişi için izin kullanması da tedavi sürecini destekleyecektir. Tedavi sırasında uyku sorunu çözülmeli ve buna yönelik tedbirler sayesinde birkaç gün içerisinde uyku düzeni normale döndürülür.

Kapasiteyi zorlayan özellikle fiziksel kapasiteyi zorlayan durumlar uyum sorunuyla destekleniyorsa 2-3 haftalık izinler kişiyi destekleyecektir.

Depresyonun boyutu tükenmişlik sendromu içerisinde ciddi boyutta ise, izin süreleri uzatılarak psikiyatr tarafından destek sağlanabilir. Fakat hastanın izinli olması randevu sürecini etkileyemez, randevulara gelinmesi, sağlanır.

Tükenmişlik sendromu ile baş edebilmek için önce inanmak gereklidir. Bu konuda üç farklı yaklaşım işi kolaylaştıracaktır.

Tanımlama: Semptomların iyi izlenerek tükenmişliğin uyarıcılarını tespit

Tersine Çevirme: Hasarları telafi etmek için stres yönetimi ile ilgili gerekirse destek almak

Esneklik: Strese karşı gerekli esnekliği sağlamak için, fiziksel ve duygusal dikkati sağlamak.

Tükenmişlik sendromu bireysel planlanır ve psikolojik ile farmakolojik tedavi olmak üzere iki farklı tedavi türü kullanılabilir. Bazı durumlarda iki tedavi türünün birlikte kullanılması sürecin hızlanması açısından destek olacaktır. Hastanın kesinlikle iyi uyku uyuması sağlanmalıdır.

Psikolojik tedavi ; tükenmişliğin ya da depresyonun şiddetli yanlarını tedavi için genelde önerilen tedavi yöntemidir. Bilişsel-davranışçı terapi (BDT) ile hastanın içerisinde bulunduğu sorunlara çözüm üretebilmesi sağlanır. Örneğin; stres eğitimi verilerek kontrollü olması sağlanabilir.

Farmakolojik tedavi, psikolojik tedavinin yeterli olmadığı durumlarda ilaç tedavisi ile deste sağlanır. Ağır semptomları engellemek için antidepresanlardan destek alınabilir. Ancak gerçekte, tedavi yöntemine karar verirken, psikolojik desteklerin karşılanabilir boyutta olması ve ilaç ile tedaviye ek olarak kesinlikle kullanılması gereklidir.